Spor Faaliyetleri, Eğlence ve Oyun Faaliyetleri sektörü, Borsa İstanbul'da (BIST) işlem gören ve spor, eğlence, oyun ve buna bağlı hizmetler sunan şirketleri kapsar. Bu sektörde yer alan firmalar, profesyonel spor kulüpleri, eğlence parkları, spor etkinlikleri düzenleyen organizasyonlar ve oyun merkezleri gibi farklı alanlarda faaliyet gösterirler. Aynı zamanda spor ekipmanları, spor salonları, spor medyası gibi sporla bağlantılı hizmetler de bu kapsamda yer alabilir.Seyahat Acentesi, Tur Operatörü ve Diğer Rezervasyon Hizmetleri İle İlgili Faaliyetler sektörü, Borsa İstanbul'da (BIST) işlem gören ve seyahat acenteleri, tur operatörleri, rezervasyon hizmetleri sunan şirketleri kapsayan bir sektördür. Bu sektörde yer alan firmalar, tatil ve seyahat planlama, uçak bileti, otel rezervasyonu, tur organizasyonu gibi hizmetler sunarak turizm ve seyahat endüstrisinde faaliyet gösterirler.

Bu sektördeki şirketler, hem yerel hem de uluslararası seyahat ve turizm hizmetleri sağlar ve genellikle tüketici talebine, ekonomik koşullara ve turizm trendlerine bağlı olarak faaliyet gösterirler. Özellikle yaz aylarında turizmin hareketlendiği dönemlerde bu sektörün performansı artar.
Yayımcılık sektörü, Borsa İstanbul'da (BIST) yer alan ve basılı, dijital veya görsel medya içeriklerinin üretimi, dağıtımı ve yayımı ile ilgilenen şirketleri kapsar. Bu sektörde faaliyet gösteren firmalar, gazete, dergi, kitap gibi basılı yayınlar ile dijital medya platformları ve televizyon kanalları gibi görsel-işitsel içerikler üreten ve yaygınlaştıran kuruluşlardır. Yayımcılık sektörü, içerik üretimi ve dağıtımı ile bilginin kitlelere ulaştırılmasında önemli bir rol oynar.BIST Bilgi Hizmet Faaliyetleri sektörü, Borsa İstanbul'da (BIST) yer alan ve bilgi teknolojileri, veri işleme, haberleşme ve ilgili hizmetleri sunan şirketleri kapsar. Bu sektördeki şirketler, genellikle bilgi ve iletişim teknolojileri altyapısını sağlayan ve dijital dönüşüme öncülük eden firmalardır. Sektördeki firmalar, veri işleme, bulut hizmetleri, yazılım geliştirme, telekomünikasyon, internet servis sağlayıcılığı ve dijital içerik üretimi gibi faaliyetlerde bulunur.Yapılandırılmış Ürünler ve Fon Pazarı, Borsa İstanbul'da yatırımcılara sunulan, farklı yatırım ihtiyaçlarına göre tasarlanmış finansal ürünlerin ve fonların işlem gördüğü bir pazardır. Bu pazar, yatırımcıların belirli finansal stratejilere ve hedeflere ulaşmaları için özel olarak yapılandırılmış türev araçlar ve yatırım fonlarına erişim sağlar.

Bu pazarda işlem gören yapılandırılmış ürünler genellikle şu araçları içerir:

Varantlar: Belirli bir dayanak varlığın (hisse senedi, endeks, döviz vb.) gelecekteki fiyat hareketlerine yatırım yapma imkanı sağlayan, vade sonunda kâr ya da zarar getirebilen menkul kıymetlerdir.
Sertifikalar: Belirli bir dayanak varlığın (örneğin altın, petrol, döviz gibi) performansına dayalı olarak yatırımcılara kazanç sağlayan finansal araçlardır.
Borsa yatırım fonları (ETF): Borsada işlem gören ve birçok yatırım aracını içinde barındıran fonlardır. Hem hisse senetleri hem de sabit getirili menkul kıymetler gibi varlık sınıflarına yatırım yapma imkanı sunarlar.

Bu pazar, yatırımcılara çeşitlendirilmiş ve risk yönetimi sağlayan enstrümanlarla farklı piyasa koşullarında kâr elde etme fırsatı verir. Yapılandırılmış ürünler, hem kurumsal hem de bireysel yatırımcılar için tasarlanmış olup, yatırım stratejilerini çeşitlendirmek isteyenler için idealdir.
Ham Petrol ve Doğal Gaz Çıkartılması sektörü, Borsa İstanbul'da (BIST) yer alan ve ham petrol ile doğal gazın çıkarılması, işlenmesi ve üretimiyle ilgilenen şirketleri kapsar. Bu sektörde faaliyet gösteren firmalar, yer altından ham petrol ve doğal gaz kaynaklarının çıkarılması, taşınması ve işlenmesi süreçlerinde aktif rol oynar.

Ham petrol ve doğal gaz, enerji sektörünün en önemli girdilerinden biri olduğu için bu alanda faaliyet gösteren şirketler, enerji üretimi ve dağıtımı açısından kritik öneme sahiptir. Bu sektör, hem Türkiye’nin enerji ihtiyacını karşılamada hem de ülkenin enerji bağımsızlığı stratejilerine katkı sağlar.
Tarım ve Hayvancılık, Avcılık ve İlgili Hizmet Faaliyetleri sektörü, Borsa İstanbul'da (BIST) yer alan ve tarım, hayvancılık, avcılık gibi faaliyetlerde bulunan şirketleri kapsayan bir sektördür. Bu sektörde faaliyet gösteren firmalar, bitkisel ve hayvansal üretim, gıda ürünleri üretimi, avcılık, ormancılık ve balıkçılık gibi alanlarda hizmet sunar. Aynı zamanda, bu alanlara yönelik yan hizmetler de bu sektörde değerlendirilir.

Tarım ve hayvancılık, Türkiye'nin ekonomik yapısında önemli bir yer tutar ve bu alandaki şirketler, genellikle gıda tedariki ve işlenmesi gibi süreçlerde kritik rol oynar. Sektördeki firmalar, özellikle iç pazara ve dış pazarlara yönelik üretim faaliyetleriyle dikkat çeker. Tarımsal ürünler ve hayvansal üretim, Türkiye'nin ihracatında da önemli yer kaplayan bir kalemdir. Bu nedenle bu sektör, yatırımcılar açısından sürdürülebilir büyüme potansiyeli ve stratejik önem taşır.
Finansman Şirketleri sektörü, Borsa İstanbul’da (BIST) yer alan finansman hizmetleri sunan şirketleri kapsayan bir sektördür. Bu sektörde faaliyet gösteren şirketler, genellikle tüketici kredileri, ticari krediler, leasing ve faktoring gibi finansal hizmetler sağlar. Finansman şirketleri, bireylere ve işletmelere çeşitli finansman çözümleri sunarak sermaye ihtiyaçlarını karşılamalarına yardımcı olur.

Bu sektör, Türkiye’de finansal piyasaların önemli bir parçasıdır ve özellikle KOBİ’ler ve bireysel müşteriler için finansal hizmetler sunar. Sektördeki şirketler, genellikle düzenli gelir elde etme potansiyeline sahip oldukları için yatırımcılar tarafından ilgi görebilir.
Metal Cevheri Madenciliği sektörü, Borsa İstanbul'da faaliyet gösteren ve metal cevherlerinin çıkarılması, işlenmesi ve ticareti ile uğraşan şirketlerin hisse senetlerinin işlem gördüğü bir sektördür. Bu sektör, demir, bakır, altın, gümüş gibi değerli ve endüstriyel metallerin madencilik faaliyetlerini kapsar. Metal cevherleri, sanayi ve inşaat gibi birçok sektörde ham madde olarak kullanıldığı için büyük bir ekonomik öneme sahiptir.Balıkçılık ve Su Ürünleri sektörü, Borsa İstanbul'da balıkçılık, su ürünleri üretimi ve işlenmesi gibi faaliyetlerde bulunan şirketlerin hisse senetlerinin işlem gördüğü bir sektördür. Bu sektör, denizlerden, göllerden ve nehirlerden elde edilen su ürünlerinin avlanması, yetiştirilmesi, işlenmesi ve pazarlanmasıyla ilgilenen firmaları kapsar.Kömür ve Linyit Madenciliği sektörü, Borsa İstanbul'da işlem gören ve kömür ile linyit madenciliği faaliyetlerinde bulunan şirketlerin yer aldığı bir sektördür. Bu sektör, kömür ve linyit gibi fosil yakıtların çıkarılması, işlenmesi ve satışı ile ilgilenen şirketleri kapsar.Madencilik ve Taş Ocakçılığı sektörü, Borsa İstanbul'da işlem gören, maden çıkarma, işleme ve taş ocakçılığı faaliyetlerinde bulunan şirketlerin yer aldığı bir sektördür. Bu sektör, yer altı ve yer üstü doğal kaynakların çıkarılması, işlenmesi ve satışıyla ilgilenen şirketleri kapsar.BIST Madencilik Endeksi, Borsa İstanbul'da (BIST) işlem gören ve madencilik sektöründe faaliyet gösteren şirketlerin performansını ölçen bir endekstir. Bu endeks, Türkiye'de ve uluslararası alanda maden arama, çıkarma, işleme ve ticareti ile uğraşan şirketlerin hisse senetlerinin fiyat değişimlerini yansıtır.

Madencilik sektörü, genellikle çeşitli metaller (altın, gümüş, bakır gibi), kömür, mineral ve diğer doğal kaynakların çıkarılması ve işlenmesi ile ilgili şirketleri içerir. BIST Madencilik Endeksi, bu sektördeki şirketlerin piyasa değerine göre ağırlıklandırılmış bir şekilde performansını takip eder.
BIST Adana Endeksi, Borsa İstanbul’da işlem gören ve merkezi Adana'da bulunan şirketlerden oluşan bir endekstir. Bu endeks, sadece Adana'da kayıtlı olan ve faaliyet gösteren şirketlerin hisse senetlerinin performansını yansıtır.Yakın İzleme Pazarı, Borsa İstanbul'da işlem gören, ancak finansal veya operasyonel sorunlar yaşayan ya da belirli düzenleyici kriterleri karşılamada zorluk çeken şirketlerin hisse senetlerinin yer aldığı bir pazardır. Bu pazar, şirketlerin daha yakından izlenmesi gerektiği durumlarda kullanılan özel bir platformdur.Güvenlik ve Soruşturma Faaliyetleri sektörü, Borsa İstanbul'da güvenlik hizmetleri, özel güvenlik, gözetim, güvenlik sistemleri ve soruşturma hizmetleri sunan şirketlerin hisse senetlerinin işlem gördüğü bir sektördür. Bu sektör, çeşitli güvenlik ihtiyaçlarına yanıt veren firmaları kapsar ve bireyler, işletmeler, kamu kurumları gibi farklı müşterilere hizmet sunar.Hukuk ve Muhasebe Faaliyetleri sektörü, Borsa İstanbul'da hukuk, muhasebe, vergi danışmanlığı, denetim ve diğer ilgili profesyonel hizmetler sunan şirketlerin hisse senetlerinin işlem gördüğü bir sektördür. Bu sektör, hukuki danışmanlık, avukatlık hizmetleri, muhasebe hizmetleri, denetim ve vergi danışmanlığı gibi alanlarda faaliyet gösteren firmaları kapsar.Gayrimenkul Faaliyetleri sektörü, Borsa İstanbul'da gayrimenkul geliştirme, gayrimenkul yatırım ortaklıkları (GYO) ve gayrimenkul yönetimi gibi alanlarda faaliyet gösteren şirketlerin hisse senetlerinin işlem gördüğü bir sektördür. Bu sektör, gayrimenkul projeleri geliştiren, ticari ve konut amaçlı gayrimenkulleri yöneten veya bu alanlarda yatırım yapan şirketleri kapsar.BIST Yiyecek ve İçecek Hizmetleri sektörü, Borsa İstanbul'da işlem gören, yiyecek ve içecek üretimi, dağıtımı ve hizmetleri ile ilgilenen şirketlerin yer aldığı bir sektördür. Bu sektör, gıda ve içecek üretiminden restoran ve kafelere kadar geniş bir yelpazeyi kapsar. Şirketler, yiyecek ve içecek ürünleri üretir, pazarlar ve satar; ayrıca bu ürünleri tüketiciye sunan restoran ve kafe gibi hizmet sağlayıcılarını da içerir.BIST Antalya Endeksi, Borsa İstanbul’da işlem gören ve merkezi Antalya'da bulunan şirketlerden oluşan bir endekstir. Bu endeks, sadece Antalya'da kayıtlı olan ve faaliyet gösteren şirketlerin hisse senetlerinin performansını yansıtır.BIST Spor Endeksi, Borsa İstanbul'da işlem gören spor kulüplerinin hisse senetlerinin performansını ölçen bir endekstir. Bu endeks, Türkiye'de halka açık olan futbol kulüplerinin fiyat hareketlerini takip eder ve yatırımcılara spor sektörü hakkında genel bir değerlendirme yapma imkanı sunar.BIST KONYA Endeksi, Borsa İstanbul’da işlem gören ve merkezi KONYA'da bulunan şirketlerden oluşan bir endekstir. Bu endeks, sadece KONYA'da kayıtlı olan ve faaliyet gösteren şirketlerin hisse senetlerinin performansını yansıtır.BIST Finansal Kiralama, Faktoring ve Finansman Endeksi (BIST FİN. KİR. FAKTORİNG), Borsa İstanbul'da faaliyet gösteren finansal kiralama (leasing), faktoring ve finansman şirketlerinin hisse senetlerinin performansını ölçen bir endekstir. Bu endeks, finansal hizmetler sektöründe yer alan bu özel alanlardaki şirketlerin fiyat hareketlerini takip eder ve yatırımcılara bu sektördeki genel durumu izleme imkânı sunar.BIST Menkul Kıymet Yatırım Ortaklıkları sektörü, Borsa İstanbul'da menkul kıymet yatırım ortaklıkları olarak faaliyet gösteren şirketlerin hisse senetlerinin işlem gördüğü bir sektördür. Menkul kıymet yatırım ortaklıkları (Y.O.), yatırımcılardan topladıkları fonları, çeşitli menkul kıymetlere (hisse senetleri, tahviller, bono vb.) yatırım yaparak değerlendiren ve bu yatırımlardan elde edilen getirileri ortaklarına dağıtan şirketlerdir.

Bu ortaklıklar, yatırımcıların tek başlarına yönetemeyecekleri veya takip edemeyecekleri büyük portföyleri yönetirler. Menkul kıymet yatırım ortaklıkları, genellikle profesyonel yöneticiler tarafından yönetilen çeşitli varlıklardan oluşan bir portföy sunar ve bu sayede riskin yayılmasını sağlar.
BIST Menkul Kıymet Yatırım Ortaklıkları (Y.O.) Endeksi, Borsa İstanbul'da faaliyet gösteren menkul kıymet yatırım ortaklıkları şirketlerinin performansını ölçen bir endekstir. Menkul kıymet yatırım ortaklıkları, yatırımcıların çeşitli menkul kıymetlere (hisse senetleri, tahviller, bono vb.) toplu olarak yatırım yapmasını sağlayan şirketlerdir. Bu ortaklıklar, yatırımcılardan topladıkları fonları finansal piyasalardaki farklı varlıklara yatırarak portföy yönetimi hizmeti sunarlar.BIST Manisa Endeksi, Borsa İstanbul’da işlem gören ve merkezi Manisa'da bulunan şirketlerden oluşan bir endekstir. Bu endeks, sadece Manisa'da kayıtlı olan ve faaliyet gösteren şirketlerin hisse senetlerinin performansını yansıtır.

Bilanço Tarayıcı

Bilanço Tarayıcı: Detaylı Finansal Analiz İçin İdeal Araç

Bilanço Tarayıcı ile finansal analiz artık çok daha kolay ve etkili! Şirketlerin bilanço verilerini detaylı bir şekilde incelemek ve her bir finansal kalem için alt ve üst değerler belirlemek istiyorsanız, bu araç tam size göre. Yatırım kararlarınızı desteklemek için tasarlanmış olan Bilanço Tarayıcı, hızlı ve doğru filtreleme seçenekleri sunarak zamanınızı verimli kullanmanıza yardımcı olur.

Finansyum.com‘ un sunduğu bu güçlü analiz aracı, kullanıcıların şirketlerin bilanço kalemlerini kıyaslamalarına ve kendi yatırım stratejilerine uygun şirketleri belirlemelerine imkan tanır. Özellikle borsa ve fon yatırımıyla ilgilenenlerin ihtiyaç duyduğu detaylı veri analizini sade ve anlaşılır bir şekilde sunar.

Bilanço Tarayıcı, finansal özgürlüğe giden yolda güvenilir bir rehber olmak için tasarlandı. Şimdi keşfetmeye başlayın ve veriye dayalı yatırımların farkını yaşayın!

i Piyasa değeri, hisse senedinin borsadaki toplam değerini ifade eder. Piyasa değeri, hisse senedinin fiyatı ile dolaşımdaki pay sayısının çarpımı ile hesaplanır.
i İdeal Fiili Dolaşım Oranı Aralığı • %30 – %60 Arası: Çoğu uzman bu aralığı sağlıklı bulur. Bu oranda fiili dolaşım, hisse fiyatını manipüle etmenin zor olduğu kadar yeterince likit olması anlamına gelir. Özellikle büyük şirketler için bu oran daha yaygındır. • %60 ve Üzeri: Yüksek fiili dolaşım oranı, hisseye daha fazla yatırımcının erişebilmesini sağlar. Ancak bu, bazı yatırımcılar için volatiliteyi sınırladığı gerekçesiyle dezavantaj olarak görülebilir. • %30 ve: Altı: Bu oranlar genelde düşük fiili dolaşıma işaret eder. Hisse senedinin piyasada az miktarda bulunması, fiyat hareketlerinin küçük alım-satımlarla bile büyük dalgalanmalara yol açmasına neden olabilir. Ayrıca, likidite sorunu yaratabilir.
i Fiili Dolaşım Pay Adedi, genellikle likiditeyi sağlayacak seviyede olmalıdır. Bu rakam, piyasa değeri ve hisse fiyatına göre değişiklik gösterir, ancak ideal olarak: • 10 milyon ile 100 milyon arasında fiili dolaşım payı, orta büyüklükte ve likit hisseler için uygundur. • Daha büyük şirketlerde bu rakam 100 milyonun üzerine çıkabilir, bu da likiditeyi artırır ve yatırımcı ilgisini çeker. • 10 milyonun altındaki fiili dolaşım payları, düşük likidite riski taşır ve manipülasyona açık olabilir.

Çarpanlar

i Fiyat/Kazanç (F/K) oranı, hisse değerlemesinde önemli bir göstergedir. İdeal F/K oranı sektöre ve piyasa koşullarına göre değişmekle birlikte: • 5 – 15 arası: Genellikle ideal kabul edilir. Şirketin kârlılığına göre makul bir fiyatlandığını gösterir. • 15’in üzeri: Yüksek büyüme beklentisi olan şirketlerde normaldir, ancak fazla şişmiş değerlemelere işaret edebilir. • 5’in altı: Ucuz görünebilir, ancak bu durum şirketin büyüme sorunları veya finansal riskleri olabileceğini de gösterebilir.
i Piyasa Değeri / Defter Değeri (PD/DD) oranı, hissenin defter değerine göre pahalı mı yoksa ucuz mu olduğunu anlamak için kullanılır. İdeal PD/DD oranı sektöre ve şirketin durumuna göre değişir: • 1’in altı: Hisse, defter değerine göre ucuz kabul edilir. Ancak bu, şirketin sorunlar yaşadığına da işaret edebilir. • 1 – 3 arası: Çoğu sektörde ideal olarak görülür. Şirketin piyasa değeri, varlıklarının değerine kıyasla makul bir seviyededir. • 3’ün üzeri: Şirketin büyüme potansiyeli yüksek veya piyasa tarafından gelecekteki kârlılığına dair olumlu beklentiler olabilir. Ancak aşırı yüksek oranlar şişirilmiş değerlere işaret edebilir.
i Firma Değeri / Satışlar (FD/Satış) oranı, şirketin satış gelirlerine göre piyasa değerlemesini anlamaya yardımcı olur. İdeal FD/Satış oranı sektöre bağlıdır: • 1’in altı: Şirketin satışlarına göre ucuz değerlendiğini gösterir ve genellikle olumlu kabul edilir. • 1 – 3 arası: Çoğu sektörde makul olarak görülür ve şirketin değerlemesi ile satışları arasında bir denge olduğunu işaret eder. • 3’ün üzeri: Şirketin gelecekteki büyüme beklentilerinin yüksek olduğu düşünülebilir, ancak bu durum aşırı değerlemeyi de gösterebilir.
i Firma Değeri / Faiz Amortisman Vergi Öncesi Kâr (FD/FAVÖK) oranı, şirketin operasyonel kârlılığına göre değerlemesini ölçer. İdeal FD/FAVÖK oranı sektöre bağlı olarak değişse de: • 4 – 8 arası: Genellikle ideal ve sağlıklı kabul edilir. Şirketin değerlemesi ile kârlılığı dengelidir. • 8’in üzeri: Şirketin büyüme potansiyeli yüksek olarak değerlendirilebilir, ancak pahalı olabileceğine de işaret edebilir. • 4’ün altı: Ucuz görünebilir, ancak bu durum şirketin finansal sıkıntılar içinde olabileceğini de gösterebilir.
i PEG oranı (Price/Earnings to Growth), bir şirketin hisse fiyatının kazançlarına (F/K oranı) ve kazanç büyüme oranına kıyasla ne kadar pahalı veya ucuz olduğunu gösterir. İdeal PEG oranı sektöre ve şirketin büyüme potansiyeline göre değişir, ancak genel olarak: • 1 ve altı: Şirketin büyüme potansiyeline göre hisse fiyatının makul veya ucuz olduğunu gösterir. Yatırımcılar için genellikle cazip kabul edilir. • 1 – 2 arası: Kabul edilebilir bir performanstır. Hisse fiyatı büyüme potansiyeline göre makul seviyede olabilir. • 2’nin üzeri: Şirketin büyüme potansiyeline göre pahalı fiyatlandığını gösterebilir. Ancak, hızlı büyüyen sektörlerde (örneğin teknoloji) bu oran kabul edilebilir olabilir. PEG oranı, tek başına değerlendirilmemeli ve diğer finansal göstergelerle birlikte analiz edilmelidir.

Karlılık

i Özkaynak Karlılığı (ROE) oranı, şirketin sermayesini ne kadar verimli kullandığını gösterir. İdeal ROE oranı sektöre bağlıdır, ancak genel olarak: • %15 ve üzeri: İyi bir performans göstergesidir ve şirketin kârlı bir şekilde büyüdüğüne işaret eder. • %10 – %15 arası: Makul kabul edilir ve istikrarlı bir şirket için yeterlidir. • %10’un altı: Şirketin kârlılığında sorunlar olabileceğini gösterebilir, ancak bazı sektörlerde bu durum normaldir.
i Aktif Karlılık (ROA) oranı, şirketin toplam varlıklarını ne kadar verimli kullandığını gösterir. İdeal Aktif Karlılık oranı sektöre göre değişir, ancak genel olarak: • %5 ve üzeri: Şirketin varlıklarını verimli bir şekilde kullandığını ve kârlı olduğunu gösterir. • %3 – %5 arası: Kabul edilebilir bir performanstır, ancak daha fazla gelişim alanı olduğunu gösterebilir. • %3’ün altı: Şirketin varlık kullanımında sorunlar olabileceğini işaret edebilir.
i Net Kâr Marjı, bir şirketin satış gelirlerinden ne kadar net kâr elde ettiğini gösterir. İdeal Net Kâr Marjı sektöre bağlıdır, ancak genel olarak: • %10 ve üzeri: Sağlıklı ve kârlı bir şirketi işaret eder. • %5 – %10 arası: Kabul edilebilir bir seviyedir ve istikrarlı bir işletme göstergesidir. • %5’in altı: Şirketin kârlılıkta sorunlar yaşayabileceğini gösterebilir, ancak bazı sektörlerde bu normal karşılanabilir (örneğin, perakende).
i FAVÖK Marjı, şirketin esas faaliyetlerinden elde ettiği kârlılığı gösterir. İdeal FAVÖK Marjı sektöre göre değişmekle birlikte: • %20 ve üzeri: Güçlü operasyonel kârlılığı olan bir şirketi gösterir. • %10 – %20 arası: Çoğu sektör için makul bir seviyedir ve istikrarlı bir işletme işaretidir. • %10’un altı: Şirketin faaliyet kârlılığında sorunlar olabileceğini gösterir, ancak düşük marjların normal olduğu sektörler (örneğin, perakende) de vardır.
i Brüt Kâr Marjı, bir şirketin satış gelirleri ile brüt kârı arasındaki oranı gösterir. İdeal Brüt Kâr Marjı sektöre bağlı olarak değişse de genel olarak: • %40 ve üzeri: Sağlıklı bir brüt kâr marjı olarak kabul edilir ve şirketin maliyet kontrolünün iyi olduğunu gösterir. • %20 – %40 arası: Çoğu sektör için kabul edilebilir bir seviyedir ve genellikle kârlı bir işletmeyi ifade eder. • %20’nin altı: Şirketin maliyetlerinde sorunlar olabileceğini veya rekabet baskısının yüksek olduğunu gösterebilir, ancak bazı sektörlerde bu durum normal kabul edilebilir (örneğin, gıda ve perakende).
i Net Kâr Marjı Çeyreklik, bir şirketin çeyrek dönemdeki net kârının toplam gelirlerine oranını gösterir. İdeal net kâr marjı çeyreklik olarak sektöre bağlı olarak değişse de genel olarak: • %10 ve üzeri: Sağlıklı bir kâr marjı olarak kabul edilir ve şirketin kârlı bir şekilde faaliyet gösterdiğini gösterir. • %5 – %10 arası: Çoğu sektör için kabul edilebilir bir seviyedir, istikrarlı bir işletme göstergesi olabilir. • %5’in altı: Şirketin kârlılıkta sorunlar yaşayabileceğini veya maliyet baskıları ile karşı karşıya olabileceğini işaret edebilir, ancak bazı sektörlerde bu durum normal karşılanabilir.
i FAVÖK Marjı (Çeyreklik), bir şirketin faaliyetlerinden elde ettiği kârlılığı gelirlerine oranla ölçen önemli bir finansal göstergedir. İdeal FAVÖK Marjı sektöre göre değişiklik gösterebilir, ancak genel olarak: • %20 ve üzeri: Şirketin faaliyetlerinden yüksek kârlılık elde ettiğini ve güçlü bir finansal performansa sahip olduğunu gösterir. • %10 – %20 arası: Kabul edilebilir bir performanstır, ancak şirketin marjlarını iyileştirme potansiyeli olabilir. • %10’un altı: Şirketin faaliyet kârlılığında sorunlar olabileceğini ve maliyetlerini daha verimli yönetmesi gerektiğini işaret edebilir. FAVÖK Marjı, şirketin operasyonel verimliliğini anlamak için kullanılmalı ve sektörel karşılaştırmalarla desteklenmelidir.
i Brüt Kâr Marjı (Çeyreklik), bir şirketin satışlarından elde ettiği kârın, toplam gelirlerine oranını ölçen önemli bir kârlılık göstergesidir. İdeal Brüt Kâr Marjı sektöre göre değişiklik gösterebilir, ancak genel olarak: • %40 ve üzeri: Şirketin ürün veya hizmetlerinden yüksek kârlılık elde ettiğini ve maliyetlerini verimli bir şekilde yönettiğini gösterir. • %20 – %40 arası: Kabul edilebilir bir performanstır, ancak şirketin kârlılığını artırma potansiyeli olabilir. • %20’nin altı: Şirketin maliyet yönetiminde sorunlar olabileceğini veya düşük kârlılığa sahip bir sektörde faaliyet gösterdiğini işaret edebilir. Brüt Kâr Marjı, şirketin maliyet yapısını ve fiyatlandırma stratejisini analiz etmek için kullanılmalı ve sektörel normlarla karşılaştırılmalıdır.
i Net Kâr Marjı Değişimi, bir şirketin net kârlılığındaki artış veya azalış oranını ölçen önemli bir performans göstergesidir. İdeal değişim oranı sektöre, şirketin büyüme aşamasına ve piyasa koşullarına göre değişiklik gösterebilir, ancak genel olarak: • Pozitif (% artış): Şirketin kârlılığını artırdığını ve maliyetlerini etkin bir şekilde yönettiğini gösterir. Bu, olumlu bir finansal performansı işaret eder. • Stabil (değişim yok): Şirketin kârlılığının sabit kaldığını, ancak büyüme potansiyelinin sınırlı olabileceğini gösterebilir. • Negatif (% azalış): Şirketin kârlılığında düşüş olduğunu ve maliyet yönetimi veya gelir artışı gibi alanlarda sorunlar yaşayabileceğini işaret eder. İdeal Net Kâr Marjı Aralıkları (Sektöre Göre): • Hizmet Sektörü: %10 – %20 ve üzeri • Üretim Sektörü: %5 – %10 • Perakende Sektörü: %2 – %6 • Teknoloji Sektörü: %15 – %30 ve üzeri Net Kâr Marjı Değişimi, şirketin finansal sağlığını anlamak için diğer kârlılık göstergeleriyle birlikte değerlendirilmelidir. Ayrıca sektörel ve dönemsel etkiler de dikkate alınmalıdır.
i Brüt Kâr Marjı Değişimi, bir şirketin satışlardan elde ettiği brüt kârlılığının dönemler arasındaki artış veya azalış oranını ölçen önemli bir göstergedir. İdeal değişim oranı sektöre ve şirketin faaliyet yapısına göre değişiklik gösterebilir, ancak genel olarak: • Pozitif (% artış): Şirketin maliyetlerini daha verimli yönettiğini veya gelirlerini artırarak brüt kârlılığını geliştirdiğini gösterir. Bu, olumlu bir performans işaretidir. • Stabil (değişim yok): Şirketin kârlılığının sabit kaldığını, ancak büyüme potansiyelinin sınırlı olabileceğini gösterebilir. • Negatif (% azalış): Şirketin maliyet yönetiminde sorunlar yaşadığını veya satış gelirlerinde düşüş olduğunu işaret edebilir. İdeal Brüt Kâr Marjı Aralıkları (Sektöre Göre): • Hizmet Sektörü: %30 – %50 • Üretim Sektörü: %20 – %40 • Perakende Sektörü: %20 – %30 • Teknoloji Sektörü: %50 – %70 ve üzeri Brüt Kâr Marjı Değişimi, şirketin maliyet yapısını ve operasyonel verimliliğini anlamak için diğer finansal göstergelerle birlikte analiz edilmelidir. Ayrıca dönemsel ve sektörel etkiler de göz önünde bulundurulmalıdır.
i FAVÖK Marjı Değişimi, bir şirketin faaliyet kârlılığındaki dönemsel artış veya azalış oranını ölçen önemli bir finansal göstergedir. İdeal değişim oranı sektöre, şirketin faaliyet yapısına ve piyasa koşullarına göre değişiklik gösterebilir, ancak genel olarak: • Pozitif (% artış): Şirketin operasyonel verimliliğini artırdığını, maliyetlerini daha iyi yönettiğini veya gelirlerini büyüttüğünü gösterir. Bu, olumlu bir performans işaretidir. • Stabil (değişim yok): Şirketin operasyonel kârlılığının sabit kaldığını, ancak büyüme potansiyelinin sınırlı olabileceğini gösterebilir. • Negatif (% azalış): Şirketin faaliyet kârlılığında düşüş olduğunu, maliyetlerini yönetmede sorunlar yaşadığını veya gelirlerinde azalma olduğunu işaret edebilir. FAVÖK Marjı Değişimi, şirketin operasyonel performansını anlamak için sektörel karşılaştırmalar ve diğer finansal göstergelerle birlikte analiz edilmelidir. Dönemsel faktörler ve ekonomik koşullar da dikkate alınmalıdır.
i Net Kâr Marjı (Çeyreklik) Değişimi, bir şirketin net kârlılığının çeyrekler arasındaki artış veya azalış oranını ölçen önemli bir finansal göstergedir. İdeal değişim oranı sektöre, şirketin büyüklüğüne ve piyasa koşullarına bağlı olarak değişebilir, ancak genel olarak: • Pozitif (% artış): Şirketin gelirlerini artırdığını, maliyetlerini kontrol altında tuttuğunu ve genel kârlılığını geliştirdiğini gösterir. Bu, olumlu bir performans işaretidir. • Stabil (değişim yok): Şirketin kârlılığının sabit kaldığını ve büyüme potansiyelinin sınırlı olabileceğini gösterebilir. • Negatif (% azalış): Şirketin net kârlılığında düşüş olduğunu, maliyetlerini yönetmede sorunlar yaşadığını veya gelirlerinde azalma olduğunu işaret edebilir. İdeal FAVÖK Marjı Aralıkları (Sektöre Göre): • Hizmet Sektörü: %15 – %30 • Üretim Sektörü: %10 – %25 • Perakende Sektörü: %5 – %15 • Teknoloji Sektörü: %20 – %40 ve üzeri Net Kâr Marjı (Çeyreklik) Değişimi, şirketin genel finansal sağlığını ve kârlılık trendini değerlendirmek için diğer göstergelerle birlikte analiz edilmelidir. Dönemsel dalgalanmalar ve sektörel etkiler de göz önünde bulundurulmalıdır.
i Brüt Kâr Marjı (Çeyreklik) Değişimi, bir şirketin brüt kârlılığının çeyrekler arasındaki artış veya azalış oranını ölçen önemli bir göstergedir. Bu değişim, şirketin maliyet yönetimi ve satış performansındaki değişiklikleri anlamak için kullanılır. Genel olarak: • Pozitif (% artış): Şirketin maliyetlerini daha verimli yönettiğini, satış gelirlerini artırdığını veya ürün/hizmet fiyatlandırmasını iyileştirdiğini gösterir. Bu, olumlu bir performans işaretidir. • Stabil (değişim yok): Brüt kârlılığın sabit kaldığını, ancak şirketin büyüme ve maliyet iyileştirme potansiyelinin sınırlı olabileceğini gösterebilir. • Negatif (% azalış): Üretim veya satış maliyetlerinde artış olduğunu, gelirlerin düştüğünü veya fiyatlandırma stratejilerinde sorunlar yaşandığını işaret edebilir. İdeal Çeyreklik Brüt Kâr Marjı Değişimi: • Pozitif Değişim: %1 – %5 ve üzeri artış olumlu kabul edilir. • Negatif Değişim: %1’den fazla düşüş dikkatle incelenmelidir. Brüt Kâr Marjı (Çeyreklik) Değişimi, şirketin operasyonel verimliliğini ve maliyet yönetimini değerlendirmek için sektörel karşılaştırmalarla birlikte analiz edilmelidir. Ayrıca dönemsel faktörler, ham madde fiyatları ve ekonomik koşullar da dikkate alınmalıdır.
i ROIC, bir şirketin yatırdığı sermayeyi ne kadar verimli kullandığını ölçen bir kârlılık oranıdır. • En Yüksek Değer: %20 ve üzeri genellikle çok güçlü kabul edilir (sektöre bağlı). • En Düşük Değer: %5 ve altı, sermaye kullanımının verimsiz olduğunu gösterebilir. ROIC, şirketin uzun vadeli değer yaratma kapasitesini anlamak için kritik bir göstergedir.

Kaldıraç Oranları

i Kaldıraç oranı, bir şirketin borçlarını özkaynaklarına veya varlıklarına göre ölçen bir finansal göstergedir. Şirketin finansman yapısını ve borç ödeme kapasitesini değerlendirmek için kullanılır. • Yüksek Kaldıraç Oranı: Şirketin borç yükünün fazla olduğunu gösterir, risklidir. • Düşük Kaldıraç Oranı: Borç seviyesinin düşük, finansal yapının daha sağlam olduğunu gösterir. Genel Aralıklar: • En Yüksek Değer (Riskli): 2 ve üzeri (borçlar, özkaynakların 2 katından fazla). • En Düşük Değer (Sağlam): 0,5 ve altı (borçlar, özkaynakların yarısından az). Kaldıraç oranı sektöre göre değişiklik gösterebilir ve diğer finansal oranlarla birlikte analiz edilmelidir.
i Cari oran, bir şirketin kısa vadeli borçlarını kısa vadeli varlıklarıyla ödeme kapasitesini gösteren bir likidite oranıdır. • Formül: Cari Oran = Dönen Varlıklar / Kısa Vadeli Borçlar Genel Aralıklar: • En Yüksek Değer (Güçlü Likidite): 2 ve üzeri (şirketin borç ödeme gücü çok iyi). • En Düşük Değer (Riskli): 1’in altı (şirket borçlarını ödemekte zorlanabilir). Cari oran, şirketin finansal sağlığını ve kısa vadeli yükümlülüklerini karşılama yeteneğini değerlendirmek için kullanılır. Ancak sektörel faktörler göz önünde bulundurulmalıdır.
i Nakit oran, bir şirketin en likit varlıklarıyla (nakit ve nakit benzerleri) kısa vadeli borçlarını ödeme kapasitesini gösterir. • Formül: Nakit Oran = (Nakit + Nakit Benzerleri) / Kısa Vadeli Borçlar Genel Aralıklar: • En Yüksek Değer (Güçlü Likidite): 1 ve üzeri (nakit, borçları tamamen karşılayabilir). • En Düşük Değer (Riskli): 0,2 ve altı (borç ödeme gücü zayıf). Nakit oran, şirketin borçlarını hemen ödeyebilme kapasitesini ölçmek için kullanılan en sıkı likidite göstergesidir.
i Finansal borç oranı, bir şirketin toplam borçlarının toplam varlıklarına oranını gösterir. Şirketin borçlanma düzeyini ve finansal riskini değerlendirmek için kullanılır. • Formül: Finansal Borç Oranı = Toplam Borçlar / Toplam Varlıklar Genel Aralıklar: • En Yüksek Değer (Riskli): %50 ve üzeri (varlıkların yarısından fazlası borçla finanse ediliyor). • En Düşük Değer (Sağlam): %20 ve altı (daha az borç, güçlü finansal yapı). Bu oran, şirketin borç-finansman dengesini anlamak için önemlidir ve sektörel normlara göre değerlendirilmelidir.
i Likidite oranı, bir şirketin kısa vadeli borçlarını ödeyebilme kabiliyetini ölçen genel bir finansal göstergedir. Şirketin dönen varlıklarının, kısa vadeli borçlarına oranını ifade eder. • Formül: Likidite Oranı = Dönen Varlıklar / Kısa Vadeli Borçlar Genel Aralıklar: • En Yüksek Değer (Güçlü): 2 ve üzeri (şirket borçlarını kolaylıkla ödeyebilir). • En Düşük Değer (Riskli): 1’in altı (borçları karşılamakta zorlanabilir). Likidite oranı, şirketin kısa vadeli finansal yükümlülüklerini karşılama yeteneğini değerlendirmek için kullanılır ve sektöre göre farklılık gösterebilir.
i Net Borç / FAVÖK, bir şirketin borçluluğunu ve bu borcu operasyonel kârlılığıyla ne kadar sürede ödeyebileceğini gösteren bir finansal göstergedir. • Formül: Net Borç / FAVÖK = (Toplam Borçlar – Nakit ve Nakit Benzerleri) / FAVÖK Genel Aralıklar: • En Yüksek Değer (Riskli): 3 ve üzeri (borç ödeme kapasitesi zayıf, riskli). • En Düşük Değer (Sağlam): 1 ve altı (borç ödeme gücü güçlü). Bu oran, şirketin borç yükünü ve finansal sağlığını değerlendirmek için önemlidir. Ancak sektöre göre değişiklik gösterebilir. Örneğin, yüksek sermaye gerektiren sektörlerde (enerji, altyapı) daha yüksek değerler normal karşılanabilir.
i Bu oran, bir şirketin net yabancı para pozisyonunun (Net YPP) piyasa değerine oranını ifade eder. Şirketin döviz riskini ve döviz borçlarının piyasa değeri üzerindeki etkisini değerlendirmek için kullanılır. • Formül: Net YPP / Piyasa Değeri = (Yabancı Para Varlıkları – Yabancı Para Borçları) / Piyasa Değeri Genel Aralıklar: • Pozitif Değer (Güçlü): 0 ve üzeri (döviz varlıkları borçları karşılıyor, risk düşük). • Negatif Değer (Riskli): 0’ın altı (döviz borçları varlıklardan fazla, risk yüksek). İdeal Aralık: • Pozitif Oran: 0 ve üzeri (olumlu). • Negatif Oran: -%10 ve altı dikkatle incelenmelidir. Bu oran, özellikle döviz kuru dalgalanmalarına duyarlı sektörlerde şirketin finansal riskini analiz etmek için önemlidir.

Büyüme

i Yıllık net kâr değişimi, bir şirketin net kârının bir önceki yıla göre nasıl değiştiğini gösteren bir performans ölçütüdür. Şirketin kârlılığındaki büyüme veya daralmayı analiz etmek için kullanılır. • Formül: Yıllık Net Kâr Değişimi (%) = [(Bu Yılın Net Kârı – Geçen Yılın Net Kârı) / Geçen Yılın Net Kârı] × 100 Genel Aralıklar: • Pozitif Değer (Büyüme): %0 ve üzeri (şirket kârlılığı artmış). • Negatif Değer (Düşüş): %0’ın altı (şirket kârlılığı azalmış). İdeal Yıllık Net Kâr Değişimi Aralıkları: • Pozitif Değişim: %10 ve üzeri artış genellikle sağlıklı bir büyüme göstergesidir. • Negatif Değişim: %0 ila -%5 arası hafif bir düşüş kabul edilebilir, ancak daha büyük düşüşler (%-10 ve altı) dikkatle incelenmelidir. Yıllık net kâr değişimi, şirketin kârlılık trendini anlamak ve mali performansını değerlendirmek için kritik bir göstergedir.
i Çeyreklik net kâr değişimi, bir şirketin net kârının bir önceki çeyreğe göre nasıl değiştiğini gösteren bir performans göstergesidir. Şirketin kısa vadeli kârlılık trendlerini analiz etmek için kullanılır. • Formül: Çeyreklik Net Kâr Değişimi (%) = [(Bu Çeyreğin Net Kârı – Önceki Çeyreğin Net Kârı) / Önceki Çeyreğin Net Kârı] × 100 Genel Aralıklar: • Pozitif Değer (Büyüme): %0 ve üzeri (kârlılık artmış). • Negatif Değer (Düşüş): %0’ın altı (kârlılık azalmış). İdeal Çeyreklik Net Kâr Değişimi Aralıkları: • Pozitif Değişim: %5 – %15 ve üzeri artış sağlıklı kabul edilir. • Negatif Değişim: %0 ila -%5 arası hafif bir düşüş tolere edilebilir, ancak %10 ve üzeri düşüşler dikkatle incelenmelidir. Önemli Notlar: • Çeyreklik net kâr değişimi, sektör dinamiklerine ve mevsimsel etkiler gibi faktörlere bağlı olarak değişebilir. • Bu oran, şirketin kısa vadeli finansal performansını takip etmek ve yatırım kararlarını desteklemek için kullanılır.
i Yıllık FAVÖK (Faiz, Amortisman ve Vergi Öncesi Kâr) değişimi, bir şirketin operasyonel kârlılığının bir önceki yıla göre nasıl değiştiğini gösterir. Şirketin kârlılık performansındaki büyüme veya düşüşü analiz etmek için kullanılır. • Formül: Yıllık FAVÖK Değişimi (%) = [(Bu Yılın FAVÖK’ü – Geçen Yılın FAVÖK’ü) / Geçen Yılın FAVÖK’ü] × 100 Genel Aralıklar: • Pozitif Değer (Büyüme): %0 ve üzeri (şirketin operasyonel kârlılığı artmış). • Negatif Değer (Düşüş): %0’ın altı (şirketin operasyonel kârlılığı azalmış). İdeal Yıllık FAVÖK Değişimi Aralıkları: • Pozitif Değişim: %10 – %20 ve üzeri artış sağlıklı kabul edilir. • Negatif Değişim: %0 ila -%5 arası hafif bir düşüş tolere edilebilir, ancak %10 ve üzeri düşüşler dikkatle incelenmelidir. Önemli Notlar: • FAVÖK, şirketin operasyonel performansını borçlanma, vergi ve amortisman gibi unsurlardan bağımsız olarak değerlendirdiği için, operasyonel kârlılığın en doğru göstergelerinden biridir. • Yıllık FAVÖK değişimi, özellikle operasyonel büyümeyi ve şirketin mali yapısının sürdürülebilirliğini analiz etmek için kritik bir metriktir.
i • Formül: Çeyreklik FAVÖK Değişimi (%) = [(Bu Çeyreğin FAVÖK’ü – Önceki Çeyreğin FAVÖK’ü) / Önceki Çeyreğin FAVÖK’ü] × 100 • Pozitif (%0 ve üzeri): Operasyonel kârlılık artmış. • Negatif (%0’ın altı): Operasyonel kârlılık azalmış. İdeal Çeyreklik FAVÖK Değişimi Aralıkları: • Pozitif Değişim: %5 – %15 ve üzeri artış sağlıklı kabul edilir. • Negatif Değişim: %0 ila -%5 arası düşüş tolere edilebilir, ancak %10 ve üzeri düşüşler dikkatle incelenmelidir. Kısa vadeli operasyonel performansı analiz etmek için kullanılır.
i Yıllık satışlar değişimi, bir şirketin toplam gelirlerinin bir önceki yıla göre nasıl değiştiğini gösterir. Şirketin büyüme hızını ve gelir performansını değerlendirmek için kullanılır. • Formül: Yıllık Satışlar Değişimi (%) = [(Bu Yılın Satışları – Geçen Yılın Satışları) / Geçen Yılın Satışları] × 100 • Pozitif Değer (%0 ve üzeri): Şirketin satış gelirleri artmış. • Negatif Değer (%0’ın altı): Şirketin satış gelirleri azalmış. İdeal Yıllık Satışlar Değişimi Aralıkları: • Pozitif Değişim: %10 ve üzeri büyüme genellikle sağlıklı kabul edilir. • Negatif Değişim: %0 ila -%5 arası hafif bir düşüş tolere edilebilir, ancak %10 ve üzeri düşüşler ciddi bir sorun olarak değerlendirilmelidir. Bu oran, şirketin yıllık büyüme trendini ve pazar performansını anlamak için kritik öneme sahiptir.
i Çeyreklik satışlar değişimi, bir şirketin toplam gelirlerinin bir önceki çeyreğe göre nasıl değiştiğini gösterir. Kısa vadeli büyüme ve gelir performansını değerlendirmek için kullanılır. • Formül: Çeyreklik Satışlar Değişimi (%) = [(Bu Çeyreğin Satışları – Önceki Çeyreğin Satışları) / Önceki Çeyreğin Satışları] × 100 • Pozitif Değer (%0 ve üzeri): Satış gelirleri artmış. • Negatif Değer (%0’ın altı): Satış gelirleri azalmış. İdeal Çeyreklik Satışlar Değişimi Aralıkları: • Pozitif Değişim: %5 – %15 ve üzeri artış sağlıklı kabul edilir. • Negatif Değişim: %0 ila -%5 arası hafif bir düşüş tolere edilebilir, ancak %10 ve üzeri düşüşler dikkatle incelenmelidir. Bu oran, mevsimsel etkiler ve kısa vadeli gelir trendlerini analiz etmek için önemlidir.
i Bu oran, bir şirketin işletme faaliyetlerinden elde ettiği nakit akışının bir önceki yıla göre nasıl değiştiğini gösterir. Şirketin nakit üretme kapasitesindeki yıllık değişimi analiz etmek için kullanılır. • Formül: Yıllık İşletme Faaliyetleri Nakit Akış Değişimi (%) = [(Bu Yılın Nakit Akışı – Geçen Yılın Nakit Akışı) / Geçen Yılın Nakit Akışı] × 100 • Pozitif Değer (%0 ve üzeri): Şirketin nakit akışı artmış. • Negatif Değer (%0’ın altı): Şirketin nakit akışı azalmış. İdeal Yıllık İşletme Faaliyetleri Nakit Akış Değişimi Aralıkları: • Pozitif Değişim: %10 ve üzeri artış genellikle sağlıklı kabul edilir. • Negatif Değişim: %0 ila -%5 arası düşüş tolere edilebilir, ancak %10 ve üzeri düşüşler dikkatle incelenmelidir. Önem: Bu metrik, şirketin operasyonlarından elde ettiği nakit akışının sürdürülebilirliğini ve finansal sağlığını değerlendirmek için kritik bir göstergedir.

Gelir Tablosu

i Satışlar, bir şirketin belirli bir dönem içinde gerçekleştirdiği mal veya hizmet satışlarından elde ettiği toplam gelir miktarını ifade eder. Şirketin finansal performansını değerlendirmek için en temel göstergelerden biridir. Satışlar ile İlgili Önemli Noktalar: 1. Brüt Satışlar: İndirimler ve iadeler hariç, toplam satış gelirlerini ifade eder. 2. Net Satışlar: Brüt satışlardan indirim, iade ve diğer kesintilerin çıkarılmasıyla elde edilen tutardır. 3. Satış Büyümesi: Şirketin satışlarının bir önceki dönemle karşılaştırıldığında ne kadar arttığını veya azaldığını gösterir. Satışların Analizinde Dikkat Edilmesi Gerekenler: • Sektörel Dinamikler: Satış performansı, sektörün genel durumu ve talep koşullarından etkilenir. • Mevsimsellik: Bazı sektörlerde (perakende, turizm gibi) satışlar mevsimsel etkilerle dalgalanabilir. • Miktar ve Fiyatlama: Satış artışı, daha fazla ürün satışı (miktar) veya fiyat artışından kaynaklanabilir. Satış Performansı Değerlendirmesi İçin Önemli Göstergeler: • Yıllık Satışlar Değişimi: Şirketin yıllık gelir büyümesini ölçer. • Çeyreklik Satışlar Değişimi: Kısa vadeli gelir performansını gösterir. • Brüt Kâr Marjı: Satışların maliyetlere oranla ne kadar kârlı olduğunu analiz eder. Satışlar, şirketin büyüme potansiyelini ve pazar payını anlamak için kritik bir göstergedir. Hem miktar hem de kalite açısından detaylı bir analiz yapılması gerekir. • En Düşük Değer: Pozitif büyüme (%0 ve üzeri). • En Yüksek Değer: Sektör ve pazar koşullarına bağlı, sürdürülebilir maksimum artış. Satışlardaki ideal aralık, şirketin büyüme hedefleri ve sektör dinamiklerine göre değişir.
i Bir şirketin belirli bir çeyrek dönemde elde ettiği toplam gelir. • İdeal: Pozitif büyüme (%0 ve üzeri). • Analiz: Mevsimsel etkiler ve kısa vadeli performans değerlendirmesi için kullanılır. • En Düşük Değer: Pozitif büyüme (%0 ve üzeri). • En Yüksek Değer: Sektör ve pazar koşullarına bağlı, sürdürülebilir maksimum artış. Çeyreklik satışlar, şirketin kısa vadeli gelir trendlerini ve pazar performansını ölçmek için kritik bir göstergedir.
i Satışların Maliyeti (COGS – Cost of Goods Sold): Satışların maliyeti, bir şirketin sattığı mal veya hizmetlerin üretimiyle doğrudan ilişkili olan tüm maliyetleri ifade eder. Bu maliyetler genellikle ham madde, işçilik ve üretimle ilgili diğer doğrudan giderleri içerir. Formül: Satışların Maliyeti = Dönem Başı Stok + Dönem İçi Alımlar – Dönem Sonu Stok İçeriği: • Ham madde maliyetleri • Üretim işçiliği • Üretimle doğrudan ilişkili giderler Önem: • Düşük Satışların Maliyeti: Daha yüksek brüt kâr marjı sağlar. • Yüksek Satışların Maliyeti: Kârlılığı azaltabilir ve maliyet kontrolü gerektirir. İdeal Durum: • Düşük COGS: Üretim maliyetlerinin kontrol altında olduğunu ve brüt kâr marjının yüksek olabileceğini gösterir. • Yüksek COGS: Maliyetlerin arttığını veya fiyatlandırma stratejisinin gözden geçirilmesi gerektiğini işaret edebilir. Satışların maliyeti, şirketin brüt kârlılığını hesaplamak için kritik bir bileşendir.
i Şirketin net satışlarından, satışların maliyeti çıkarıldıktan sonra kalan kârdır. Şirketin temel faaliyetlerinden elde ettiği kârlılığı gösterir. Formül: Brüt Kâr = Net Satışlar – Satışların Maliyeti İdeal Değerler: • En Düşük Değer: Pozitif olmalı (Brüt kârın negatif olması, maliyetlerin satış gelirlerini aştığını gösterir). • En Yüksek Değer: Sektör ortalamasına ve şirketin büyüklüğüne bağlı olarak değişir (genelde %30-%70 arasında). Önem: • Yüksek Brüt Kâr: Sağlıklı maliyet yönetimi ve güçlü satış performansı. • Düşük Brüt Kâr: Artan maliyetler veya düşük fiyatlandırma stratejisi. Brüt kâr, şirketin operasyonel verimliliğini ve ürün/hizmet kârlılığını ölçmek için kritik bir göstergedir.
i Şirketin günlük faaliyetlerini sürdürmek için yaptığı, üretim maliyetleri dışında kalan tüm harcamalardır. Bu giderler, operasyonların etkinliğini ve kârlılığı doğrudan etkiler. İçeriği: • Genel Yönetim Giderleri: Ofis giderleri, maaşlar, sigorta vb. • Pazarlama ve Satış Giderleri: Reklam, promosyon, satış ekibi maaşları vb. • Araştırma ve Geliştirme (Ar-Ge): Yeni ürün veya hizmet geliştirme maliyetleri. İdeal Değerler: • En Düşük Değer: Gelirlerin sürdürülebilirliğini bozmayacak kadar düşük olmalı. • En Yüksek Değer: Genelde net satışların %20-30’unu aşmamalıdır (sektöre bağlı olarak değişir). Önem: • Düşük Operasyonel Giderler: Daha yüksek operasyonel kârlılık sağlar. • Yüksek Operasyonel Giderler: Kârlılığı düşürebilir ve maliyet kontrolü gerektirir. Operasyonel giderler, şirketin genel maliyet yapısını ve kârlılık üzerindeki etkisini anlamak için önemli bir metriktir.
i Şirketin maddi ve maddi olmayan varlıklarının kullanım ömrü boyunca değer kaybını ifade eder. İdeal Değerler: • En Düşük: Varlıkların gerçek değer kaybını yansıtmalı. • En Yüksek: Şirketin nakit akışını zorlamayacak seviyede olmalı. Amortisman ve itfa giderleri, varlıkların ekonomik ömrünü doğru şekilde hesaplayarak finansal tabloların gerçekçiliğini sağlar.
i Şirketin ana faaliyetlerinden elde ettiği kârı, finansman giderleri, vergi ve amortisman gibi unsurlardan bağımsız olarak ölçen bir kârlılık göstergesidir. Formül: FAVÖK = Net Kâr + Faiz Giderleri + Vergi Giderleri + Amortisman ve İtfa Giderleri İdeal Değerler: • En Düşük: Pozitif olmalı (şirketin temel faaliyetlerinin kârlı olduğunu göstermeli). • En Yüksek: Sektör ortalamasına ve şirket büyüklüğüne göre değişir, genelde gelirlerin %10-30’u arasında olması idealdir. Önem: • Yüksek FAVÖK: Güçlü operasyonel performans ve maliyet kontrolü. • Düşük FAVÖK: Operasyonel sorunlar veya yüksek maliyetler. FAVÖK, şirketin operasyonel kârlılığını ve nakit yaratma kapasitesini değerlendirmek için önemli bir metriktir.
i Bir şirketin belirli bir çeyrek dönemde ana faaliyetlerinden elde ettiği kârı, faiz, vergi ve amortisman giderlerinden bağımsız olarak ölçen göstergedir. Formül: FAVÖK = Net Kâr + Faiz Giderleri + Vergi Giderleri + Amortisman ve İtfa Giderleri (çeyreklik) İdeal Değerler: • En Düşük: Pozitif olmalı, şirketin operasyonel faaliyetlerinin sürdürülebilir olduğunu göstermeli. • En Yüksek: Sektör ortalamasına bağlı olarak gelirlerin %10-30’u arasında olması beklenir. Önem: • Yüksek FAVÖK: Çeyrek bazında güçlü operasyonel performans ve maliyet kontrolü. • Düşük FAVÖK: Mevsimsel etkiler veya operasyonel sorunlara işaret edebilir. Çeyreklik FAVÖK, kısa vadeli operasyonel performansı ve kârlılık trendlerini değerlendirmek için kullanılır.
i Şirketin ana faaliyetlerinden elde ettiği kârı gösterir. Faiz, vergi, yatırım gelirleri gibi esas faaliyet dışı kalemler bu hesaplamaya dahil edilmez. Formül: Esas Faaliyet Kârı = Brüt Kâr – Operasyonel Giderler İdeal Değerler: • En Düşük: Pozitif olmalı, ana faaliyetlerin kârlı olduğunu göstermeli. • En Yüksek: Sektör ortalamasına bağlı olarak değişir; genelde gelirlerin %10-20’si arasında olması beklenir. Önem: Esas faaliyet kârı, şirketin ana iş alanındaki başarısını ve sürdürülebilirliğini ölçmek için kritik bir göstergedir.
i Şirketin finansal borçları nedeniyle katlandığı faiz giderleri ve diğer finansman maliyetlerinden, finansal gelirlerin (örneğin faiz gelirleri) düşülmesiyle elde edilen net tutardır. Formül: Net Finansman Giderleri = Finansman Giderleri – Finansman Gelirleri İdeal Değerler: • En Düşük: Pozitif veya sıfıra yakın olmalı (finansman maliyetlerinin düşük olduğunu gösterir). • En Yüksek: Gelirlerin %10’unu aşmamalı, aksi halde borç yükü yüksek olabilir. Önem: • Düşük Net Finansman Giderleri: Sağlıklı borç yönetimi ve düşük finansman maliyetleri. • Yüksek Net Finansman Giderleri: Şirketin borçlanma maliyetlerinin kârlılığı olumsuz etkilediğini gösterir. Bu gösterge, şirketin borç yönetimi ve finansal sürdürülebilirliğini analiz etmekte önemlidir.
i Şirketin tüm gelirlerinden, operasyonel ve finansal giderler çıkarıldıktan sonra vergi öncesinde elde ettiği kâr tutarıdır. Formül: Vergi Öncesi Kâr = Esas Faaliyet Kârı – Net Finansman Giderleri + Diğer Gelirler (Varsa) İdeal Değerler: • En Düşük: Pozitif olmalı, şirketin toplam faaliyetlerinin kârlı olduğunu göstermeli. • En Yüksek: Sektör ortalamalarına bağlı olarak değişir, genelde net satışların %5-15’i arasında olması beklenir. Önem: • Yüksek VÖK: Güçlü finansal yönetim ve kârlı bir iş modeli. • Düşük VÖK: Operasyonel veya finansal giderlerin yüksek olduğu anlamına gelebilir. Vergi öncesi kâr, şirketin genel performansını ve finansal sağlığını değerlendirmek için önemli bir göstergedir.
i Şirketin vergi öncesi kârı üzerinden hesaplanan, ödenmesi gereken toplam vergiyi ifade eder. Vergi yükümlülüklerinden, varsa vergi iadeleri veya teşvikler düşülerek net tutar bulunur. Formül: Net Vergi Giderleri = Hesaplanan Vergi – Vergi İadeleri/Teşvikler İdeal Değerler: • En Düşük: Vergi oranlarına uygun olmalı, çok düşükse vergi teşvikleri veya zarar durumu olabilir. • En Yüksek: Genelde vergi öncesi kârın %20-30’u arasında olmalıdır (ülke ve sektör vergi oranlarına bağlı olarak). Önem: • Yüksek Net Vergi Giderleri: Sağlıklı bir kârlılık göstergesi olabilir. • Düşük Net Vergi Giderleri: Vergi teşviklerinden, zarar durumundan veya vergi planlamasından kaynaklanabilir. Net vergi giderleri, şirketin vergi yükümlülüklerini ve kârlılığını değerlendirmede önemli bir metriktir.
i Şirketin tüm gelirlerinden, giderler (faaliyet, finansman ve vergi giderleri) düşüldükten sonra elde ettiği nihai kârdır. Formül: Net Dönem Kârı = Vergi Öncesi Kâr – Net Vergi Giderleri Önem: • Şirketin dönem sonunda elde ettiği gerçek kazancı gösterir. • Pozitif: Kârlı bir dönem. • Negatif: Zarar durumu. Net dönem kârı, şirketin genel finansal performansını ve kârlılığını değerlendirmek için en kritik göstergelerden biridir.
i Şirketin bir çeyrek dönemde tüm gelirlerinden, giderler (faaliyet, finansman ve vergi giderleri) çıkarıldıktan sonra elde ettiği nihai kârdır. Formül: Net Dönem Kârı = Vergi Öncesi Kâr – Net Vergi Giderleri (çeyreklik) Önem: • Pozitif: Şirketin o çeyrekte kârlı olduğunu gösterir. • Negatif: Zarar veya yüksek maliyetler anlamına gelebilir. Çeyreklik net dönem kârı, kısa vadeli performansı ve kârlılık trendlerini analiz etmek için kullanılır.
i Şirketin belirli bir dönemde elde ettiği net kârın, dolaşımdaki toplam hisse sayısına bölünmesiyle bulunur. Şirketin kârlılığını hisse başına ölçmek için kullanılır. Formül: Hisse Başına Kâr = Net Dönem Kârı / Dolaşımdaki Toplam Hisse Sayısı Önem: • Yüksek HBK: Şirketin hisse başına daha fazla kâr ürettiğini gösterir. • Düşük HBK: Kârlılığın düşük olduğunu veya hisse sayısının fazla olduğunu gösterebilir. Hisse başına kâr, yatırımcılar için şirketin kârlılık performansını değerlendirmede kritik bir göstergedir.
i Şirketin yeni ürün, hizmet veya teknolojiler geliştirmek ya da mevcut olanları iyileştirmek için yaptığı araştırma ve geliştirme harcamalarını ifade eder. Önem: • Yüksek ARGE Giderleri: İnovasyon ve rekabet avantajı sağlama çabası. • Düşük ARGE Giderleri: Sektöre bağlı olarak, inovasyon eksikliği veya maliyet kontrolü anlamına gelebilir. Not: ARGE giderleri, uzun vadeli büyüme ve sürdürülebilirlik için kritik bir yatırım göstergesidir.
i Şirketin günlük operasyonlarını yönetmek için yaptığı idari harcamaları ifade eder. Bu giderler, doğrudan üretimle ilgili olmayan, yönetim ve destek faaliyetlerini kapsar. Örnekler: • Yönetici maaşları • Ofis giderleri • Hukuki ve danışmanlık ücretleri Önem: • Yüksek: Verimsizlik veya fazla yönetim maliyetine işaret edebilir. • Düşük: Etkili maliyet yönetimi anlamına gelebilir, ancak yetersiz yönetim kaynaklarını da gösterebilir. Genel yönetim giderleri, şirketin operasyonel verimliliğini değerlendirmede önemli bir unsurdur.
i Şirketin ürün veya hizmetlerini tanıtmak, satışlarını artırmak ve marka bilinirliğini yükseltmek için yaptığı harcamalardır. Örnekler: • Reklam ve tanıtım maliyetleri • Dijital pazarlama harcamaları • Promosyon ve kampanyalar • Satış ekibi masrafları Önem: • Yüksek: Büyüme hedefleri veya rekabetçi bir pazarda var olma çabası gösterebilir. • Düşük: Pazar payının azalmasına veya marka bilinirliğinin düşmesine neden olabilir. Pazarlama giderleri, şirketin satışlarını ve pazar konumunu geliştirmede temel bir rol oynar.
i Şirketin toplam satışları içinde ihracatın payını gösteren bir finansal ölçüttür. Şirketin dış pazarlardaki etkinliğini ve uluslararası ticaretteki gücünü değerlendirmek için kullanılır. Formül: İhracat Oranı = İhracat Gelirleri / Toplam Satış Gelirleri Önem: • Yüksek İhracat Oranı: Şirketin küresel pazarda rekabetçi olduğunu ve döviz gelirine sahip olduğunu gösterir. • Düşük İhracat Oranı: Şirketin daha çok iç pazara odaklandığını veya dış pazarlarda yeterince etkin olmadığını gösterebilir. İhracat oranı, şirketin büyüme potansiyelini ve uluslararası pazarlardaki başarısını değerlendirmek için önemli bir göstergedir.
i Şirketin parasal varlık ve yükümlülüklerinden kaynaklanan, döviz kurları veya enflasyon gibi faktörlerden etkilenen kazanç ya da kayıpları ifade eder. Örnek Durumlar: • Kazanç: Döviz cinsinden varlıkların değer kazanması. • Kayıp: Döviz cinsinden borçların değer kaybetmesi. Formül: Net Parasal Pozisyon = Parasal Varlıklar – Parasal Yükümlülükler Önem: • Pozitif (Kazanç): Döviz varlıklarının güçlü olduğunu veya borç yönetiminin iyi yapıldığını gösterir. • Negatif (Kayıp): Döviz borçlarının yüksek olduğunu veya kur dalgalanmalarının şirketi olumsuz etkilediğini gösterir. Bu kalem, özellikle dövizle işlem yapan şirketler için finansal risk yönetiminin önemli bir göstergesidir.

Bilanço

i Şirketin kısa vadede nakde çevrilebilecek, likit varlıklarını ifade eder. Bu kalem, şirketin günlük operasyonlarını finanse etme ve ani nakit ihtiyaçlarını karşılama kapasitesini gösterir. İçerik: • Nakit: Kasadaki ve bankalardaki kullanılabilir para. • Nakit Benzerleri: Kolayca nakde çevrilebilen, kısa vadeli (genelde 3 ay veya daha kısa vadeli) yatırımlar, örneğin mevduat sertifikaları veya hazine bonoları. Önem: • Yüksek: Şirketin likiditesinin güçlü olduğunu ve kısa vadeli yükümlülüklerini kolayca karşılayabileceğini gösterir. • Düşük: Likidite sorunlarına veya fonların başka alanlarda (yatırım, borç ödemesi vb.) kullanıldığına işaret edebilir. Bu kalem, şirketin finansal sağlığını ve likidite durumunu anlamak için kritik bir göstergedir.
i Şirketin müşterilerinden mal veya hizmet satışından doğan ve henüz tahsil edilmemiş alacaklarını ifade eder. Bu alacaklar, genellikle kısa vadeli olup şirketin nakit akışı üzerinde doğrudan etkili bir kalemdir. Örnekler: • Fatura edilmiş ancak henüz ödenmemiş satışlar • Vadesi gelmemiş veya vadesi geçmiş müşteri alacakları Önem: • Yüksek Ticari Alacaklar: Şirketin satışlarının güçlü olduğunu gösterebilir, ancak tahsilat riskinin artabileceği anlamına da gelir. • Düşük Ticari Alacaklar: Tahsilatın hızlı yapıldığını veya satışların azaldığını gösterebilir. Toplam ticari alacaklar, şirketin müşteri ilişkileri, ödeme politikaları ve nakit akış yönetimi açısından önemli bir göstergedir.
i Şirketin üretim veya satış için elinde bulundurduğu hammadde, yarı mamul ve mamul varlıklardır. Türler: 1. Hammadde: Üretim malzemeleri 2. Yarı Mamul: Tamamlanmamış ürünler 3. Mamul: Satışa hazır ürünler Önem: • Yüksek Stok: Talep düşüklüğü veya fazla üretim göstergesi. • Düşük Stok: Etkili yönetim, ancak talep karşılayamama riski. Stok Devir Hızı, stokların ne kadar hızlı satıldığını gösterir ve işletme verimliliği için kritiktir.
i Şirketin bir yıl veya daha kısa sürede nakde çevrilebilecek, tüketilebilecek ya da kullanılabilecek varlıklarını ifade eder. Örnekler: • Nakit ve nakit benzerleri • Ticari alacaklar • Stoklar • Peşin ödenmiş giderler • Diğer kısa vadeli varlıklar Önem: • Yüksek Dönen Varlıklar: Likidite gücünün yüksek olduğunu gösterir. • Düşük Dönen Varlıklar: Kısa vadeli yükümlülükleri karşılama riskine işaret edebilir. Dönen varlıklar, şirketin kısa vadeli finansal sağlığını ve operasyonel esnekliğini ölçmede kritik bir göstergedir.
i Şirketin finansman sağlamak amacıyla aldığı ve genellikle faiz ödemesi gerektiren kısa veya uzun vadeli borçlardır. Örnekler: • Banka kredileri • Tahvil ve bono borçları • Leasing (finansal kiralama) borçları Önem: • Yüksek Finansal Borçlar: Şirketin borçlanma oranının yüksek olduğunu ve finansal risk taşıyabileceğini gösterir. • Düşük Finansal Borçlar: Daha az borç yükü ve düşük finansman maliyeti anlamına gelir. Finansal borçlar, şirketin sermaye yapısını ve borç ödeme kapasitesini değerlendirmede önemli bir göstergedir.
i Şirketin gelir elde etmek veya değer kazanımı sağlamak amacıyla yaptığı kısa veya uzun vadeli yatırımlardır. Örnekler: • Hisse senetleri • Tahviller • Mevduat hesapları • Diğer menkul kıymetler Önem: • Yüksek Finansal Yatırımlar: Şirketin likit varlıklarını değerlendirdiğini ve ek gelir elde etmeyi hedeflediğini gösterir. • Düşük Finansal Yatırımlar: Şirketin nakit akışını daha çok operasyonel faaliyetlere yönlendirdiğini gösterebilir. Finansal yatırımlar, şirketin kaynaklarını nasıl değerlendirdiğini ve risk-getiri dengesini nasıl yönettiğini anlamak için önemlidir.
i Şirketin uzun vadede kullanılmak üzere sahip olduğu, fiziksel yapıya sahip varlıklardır. Örnekler: • Arazi ve binalar • Makine ve ekipmanlar • Araçlar • Demirbaşlar Önem: • Yüksek Maddi Duran Varlıklar: Şirketin üretim kapasitesinin veya yatırımlarının yüksek olduğunu gösterir. • Düşük Maddi Duran Varlıklar: Daha az sermaye yoğun bir iş modeline işaret edebilir. Bu varlıklar, şirketin faaliyetlerini sürdürmesi ve büyümesi için kritik öneme sahiptir.
i Fiziksel yapıya sahip olmayan, ancak şirket için uzun vadeli değer taşıyan varlıklardır. Örnekler: • Marka ve patentler • Lisans ve telif hakları • Yazılımlar • Şerefiye (goodwill) Önem: • Yüksek Maddi Olmayan Varlıklar: Şirketin fikri mülkiyet veya itibar gibi soyut değerlerinin güçlü olduğunu gösterir. • Düşük Maddi Olmayan Varlıklar: Daha az soyut varlığa dayalı bir iş modeli anlamına gelebilir. Bu varlıklar, şirketin rekabet gücünü ve uzun vadeli büyüme potansiyelini destekler.
i Şirketin bir yıldan daha uzun süre elinde tutmayı planladığı, işletme faaliyetlerinde kullanılan veya gelir elde etmek amacıyla sahip olduğu varlıklardır. Örnekler: • Maddi Duran Varlıklar: Arazi, bina, makine • Maddi Olmayan Duran Varlıklar: Marka, patent, şerefiye • Finansal Duran Varlıklar: Uzun vadeli yatırımlar, iştirakler Önem: • Yüksek Duran Varlıklar: Şirketin uzun vadeli yatırımlara ağırlık verdiğini gösterir. • Düşük Duran Varlıklar: Daha esnek ve sermaye hafif bir iş modeli anlamına gelebilir. Duran varlıklar, şirketin uzun vadeli büyüme stratejileri ve sermaye yapısını değerlendirmede önemlidir.
i Bir şirketin sahip olduğu tüm varlıkların toplam değeridir ve dönen varlıklar ile duran varlıkların birleşiminden oluşur. Formül: Toplam Varlıklar = Dönen Varlıklar + Duran Varlıklar Örnekler: • Nakit, alacaklar, stoklar (dönen varlıklar) • Arazi, bina, makine, patentler (duran varlıklar) Önem: • Yüksek Toplam Varlıklar: Şirketin güçlü bir varlık tabanına sahip olduğunu gösterir. • Düşük Toplam Varlıklar: Daha küçük ölçekli veya sermaye hafif bir iş modeline işaret edebilir. Toplam varlıklar, şirketin finansal durumunu ve büyüklüğünü anlamak için temel bir göstergedir.
i Şirketin mal veya hizmet alımı nedeniyle tedarikçilere olan kısa vadeli borçlarıdır. Örnekler: • Tedarikçilere ödenecek faturalar • Vadeli mal ve hizmet alımları Önem: • Yüksek Ticari Borçlar: Şirketin tedarikçilerden finansman sağladığını, ancak nakit akışında baskı olabileceğini gösterir. • Düşük Ticari Borçlar: Tedarikçilere ödemelerin düzenli yapıldığını ve finansal yükün düşük olduğunu işaret eder. Ticari borçlar, şirketin işletme sermayesi yönetimi ve tedarikçi ilişkilerindeki etkinliğini ölçmede önemli bir göstergedir.
i Şirketin bir yıl veya daha kısa sürede ödemesi gereken borç ve yükümlülüklerdir. Örnekler: • Ticari borçlar • Kısa vadeli finansal borçlar • Ödenecek vergi ve sosyal güvenlik primleri • Diğer kısa vadeli borçlar Önem: • Yüksek Kısa Vadeli Yükümlülükler: Şirketin kısa vadede nakit akışı üzerinde baskı yaratabilir. • Düşük Kısa Vadeli Yükümlülükler: Daha az borç yükü ve finansal esneklik göstergesidir. Bu yükümlülükler, şirketin likidite durumunu ve kısa vadeli borç ödeme kapasitesini anlamak için kritik bir göstergedir.
i Şirketin bir yıldan daha uzun sürede ödemesi gereken borç ve yükümlülüklerdir. Örnekler: • Uzun vadeli finansal borçlar (örneğin, banka kredileri) • Tahvil ve bono borçları • Kıdem tazminatı karşılıkları • Diğer uzun vadeli borçlar Önem: • Yüksek Uzun Vadeli Yükümlülükler: Şirketin uzun vadeli borçlanmaya dayalı bir finansman yapısına sahip olduğunu gösterir. • Düşük Uzun Vadeli Yükümlülükler: Daha az borç yükü ve uzun vadede daha düşük finansal risk anlamına gelir. Uzun vadeli yükümlülükler, şirketin sermaye yapısını, borçlanma stratejisini ve uzun vadeli finansal risklerini değerlendirmede önemli bir göstergedir.
i Şirketin tüm borçlarının toplamıdır ve kısa vadeli yükümlülükler ile uzun vadeli yükümlülüklerin birleşiminden oluşur. Olması Gereken Değerler: • En Az: Şirketin toplam yükümlülükleri, özkaynaklarına oranla düşük olmalıdır. Örneğin, Borç/Özkaynak Oranı %50’nin altında olabilir. • En Çok: Şirketin toplam varlıklarına oranla yükümlülükleri %70’i geçmemelidir. Örneğin, Borç/Toplam Varlık Oranı %50-70 arasında kabul edilebilir. Örnek: • Şirketin toplam varlıkları: 1.000.000 TL • Toplam yükümlülükleri: 600.000 TL • Borç/Toplam Varlık Oranı = %60 (Makul bir oran). Toplam yükümlülüklerin yüksek olması, finansal risk yaratabilirken, çok düşük olması şirketin büyüme fırsatlarını yeterince değerlendirmediğini gösterebilir.
i Şirketin önceki yıllarda elde ettiği ve dağıtılmayarak özkaynaklara eklenen kârlarıdır. Bu tutar, şirketin finansal gücünü artırmak için kullanılabilir. Özellikler: • Şirketin birikmiş kârlarını gösterir. • Yeni yatırımlarda veya borç ödemelerinde kullanılabilir. • Dağıtılmamış kârlar olarak da adlandırılır. Örnek: • Şirketin geçmiş yıl kârları: 500.000 TL • Bu tutar, sermayeye eklenebilir veya temettü olarak dağıtılabilir. Geçmiş yıl kârlarının yüksek olması, şirketin sürdürülebilir kârlılığını ve özkaynaklarını güçlendirdiğini gösterir.
i Bir şirketin varlıklarından yükümlülükleri çıkarıldığında kalan kısmı ifade eder. Şirketin sahiplerine ait olan sermaye ve birikimlerin toplamıdır. Formül: Özkaynaklar = Toplam Varlıklar – Toplam Yükümlülükler Bileşenler: 1. Ödenmiş Sermaye: Şirket sahiplerinin koyduğu sermaye. 2. Geçmiş Yıl Kârları: Dağıtılmamış birikmiş kârlar. 3. Yedek Akçeler: Gelecekteki riskler için ayrılan fonlar. 4. Dönem Net Kârı/Zararı: O yıl elde edilen net sonuç. Örnek: • Toplam varlıklar: 1.000.000 TL • Toplam yükümlülükler: 600.000 TL • Özkaynaklar = 1.000.000 – 600.000 = 400.000 TL Önem: • Yüksek Özkaynaklar: Şirketin finansal gücünü ve bağımsızlığını gösterir. • Düşük Özkaynaklar: Şirketin borçlara daha fazla bağımlı olduğunu işaret edebilir. Özkaynaklar, şirketin sürdürülebilirliği ve finansal sağlamlığı açısından kritik bir göstergedir.
i Şirket ortaklarının şirkete koyduğu, tamamen ödenmiş olan sermaye tutarıdır. Bu tutar, şirketin kuruluşunda veya sonradan yapılan sermaye artırımlarında ortaklar tarafından nakit veya ayni olarak sağlanır. Özellikler: • Şirketin ana finansman kaynağıdır. • Özkaynakların bir bileşenidir. • Ortakların şirkete olan katkısını temsil eder. Örnek: • Şirketin ödenmiş sermayesi: 1.000.000 TL • Bu tutar, şirketin kuruluşunda veya sermaye artırımıyla ortaklar tarafından sağlanmıştır. Önem: • Yüksek Ödenmiş Sermaye: Şirketin güçlü bir sermaye tabanına sahip olduğunu gösterir. • Düşük Ödenmiş Sermaye: Şirketin dış finansman kaynaklarına daha bağımlı olabileceğini işaret eder. Ödenmiş sermaye, şirketin finansal yapısını ve ortakların şirkete olan bağlılığını değerlendirmek için temel bir göstergedir.
i Şirketin döviz cinsinden varlıkları ile yükümlülükleri arasındaki farktır. Formül: Net Pozisyon = Döviz Varlıkları – Döviz Yükümlülükleri Durumlar: • Pozitif: Varlıklar yükümlülüklerden fazlaysa, kur artışı olumlu etkiler. • Negatif: Yükümlülükler fazlaysa, kur artışı zarar yaratır. Örnek: • Döviz Varlıkları: 500.000 USD • Döviz Yükümlülükleri: 700.000 USD • Net Pozisyon = -200.000 USD (Açık). Net pozisyon, şirketin döviz kuruna karşı risk düzeyini gösterir.
i Bir şirketin toplam borçlarından nakit ve nakit benzeri varlıklarının düşülmesiyle elde edilen tutardır. Şirketin gerçek borçluluk durumunu gösterir. Formül: Net Borç = Toplam Borçlar – Nakit ve Nakit Benzerleri Örnek: • Toplam Borçlar: 1.000.000 TL • Nakit ve Nakit Benzerleri: 400.000 TL • Net Borç = 1.000.000 – 400.000 = 600.000 TL Önem: • Yüksek Net Borç: Şirketin finansal riskinin yüksek olduğunu gösterir. • Düşük Net Borç: Şirketin borçlarını kolayca yönetebildiğini işaret eder. Net borç, şirketin borç ödeme kapasitesini ve finansal sağlığını değerlendirmek için kullanılır.
i Vadesi 1 yıl veya daha kısa olan finansal borçlardır. Genellikle işletmenin günlük faaliyetlerini finanse etmek için alınır. Örnekler: • Banka kredileri • Finansal kiralama borçları (1 yıldan kısa vade) • Çek ve senet borçları Önem: • Yüksek Olması: Likidite riski yaratabilir. • Düşük Olması: Şirketin kısa vadeli borç yönetiminin güçlü olduğunu gösterir. Kısa vadeli borçlar, şirketin nakit akışını ve ödeme gücünü doğrudan etkiler.
i Vadesi 1 yıldan uzun olan finansal borçlardır. Genellikle büyük yatırımlar veya projeler için alınır. Örnekler: • Uzun vadeli banka kredileri • Tahvil ve bono borçları • Finansal kiralama borçları (1 yıldan uzun vade) Önem: • Yüksek Olması: Finansal riski artırabilir. • Düşük Olması: Şirketin uzun vadeli borç yönetiminin güçlü olduğunu gösterir. Uzun vadeli borçlar, şirketin finansal yapısını ve borçlanma stratejisini değerlendirmede önemli bir göstergedir.

Nakit Akım Tablosu

i İşletme Sermayesinde Gerçekleşen Değişimler, bir işletmenin faaliyetlerini sürdürebilmek için ihtiyaç duyduğu kısa vadeli varlıklar ve borçlar arasındaki farktaki değişiklikleri ifade eder. İşletme sermayesi, şirketin günlük operasyonlarını finanse etmek için kullanılan varlıklar (nakit, alacaklar, stoklar) ile kısa vadeli borçlar (ticari borçlar, kısa vadeli finansmanlar) arasındaki farktır.
i Şirketin ana faaliyetlerinden elde ettiği veya bu faaliyetler için harcadığı nakit akışlarını ifade eder. Örnek Gelirler: • Satışlardan elde edilen nakit • Alacak tahsilatları Örnek Giderler: • Tedarikçilere yapılan ödemeler • Çalışan maaşları • Faiz ve vergi ödemeleri Önem: • Pozitif Nakit Akışı: Şirketin faaliyetlerinden nakit yaratabildiğini gösterir. • Negatif Nakit Akışı: Şirketin faaliyetlerini finanse etmekte zorlandığını işaret eder. Bu akış, şirketin operasyonel başarısını ve sürdürülebilirliğini değerlendirirken kritik öneme sahiptir.
i İşletme Sermayesinde Gerçekleşen Değişimler, bir işletmenin faaliyetlerini sürdürebilmek için ihtiyaç duyduğu kısa vadeli varlıklar ve borçlar arasındaki farktaki değişiklikleri ifade eder. İşletme sermayesi, şirketin günlük operasyonlarını finanse etmek için kullanılan varlıklar (nakit, alacaklar, stoklar) ile kısa vadeli borçlar (ticari borçlar, kısa vadeli finansmanlar) arasındaki farktır.
i Şirketin uzun vadeli varlık alımları veya satışları sonucu oluşan nakit giriş ve çıkışlarını ifade eder. Örnek Nakit Çıkışları: • Makine, ekipman veya bina alımları • Teknoloji yatırımları Örnek Nakit Girişleri: • Varlık satışlarından elde edilen nakit • Yatırımlardan gelen temettü veya faiz gelirleri Önem: • Negatif Nakit Akışı: Yeni yatırımlara işaret eder (genelde olumlu). • Pozitif Nakit Akışı: Varlık satışı veya yatırımlardan gelir elde edildiğini gösterir. Bu akışlar, şirketin büyüme ve sermaye yönetimi stratejilerini anlamak için önemlidir.
i Şirketin kârından hissedarlara nakit olarak dağıttığı tutardır. Özellikler: • Şirketin kârlılığını ve hissedarlara değer yaratma gücünü gösterir. • Nakit akışlarında finansman faaliyetleri altında yer alır. Etkileri: • Hissedarlar için Olumlu: Yatırımlarının karşılığını alırlar. • Şirket için Olumsuz: Nakit çıkışı yaratır ve likiditeyi azaltabilir. Temettü ödemeleri, şirketin finansal durumu ve büyüme stratejileri hakkında önemli ipuçları verir.
i Şirketin sermaye yapısını düzenlemek için yaptığı işlemlerden kaynaklanan nakit giriş ve çıkışlarını ifade eder. Örnek Nakit Girişleri: • Yeni borçlanmalar (kredi, tahvil ihracı) • Sermaye artırımı ile elde edilen nakit Örnek Nakit Çıkışları: • Borç ödemeleri • Ödenen temettüler • Hisse geri alımları Önem: • Pozitif Nakit Akışı: Şirketin dış kaynaklardan nakit sağladığını gösterir. • Negatif Nakit Akışı: Borç veya temettü ödemeleri nedeniyle nakit çıkışı olduğunu ifade eder. Bu akışlar, şirketin finansal stratejilerini ve sermaye yönetimini anlamak için kritik öneme sahiptir.
i Bir dönemde şirketin toplam nakit ve nakit benzerlerindeki artış veya azalışı ifade eder. Hesaplama: Nakitlerdeki Değişim = İşletme Faaliyetleri Nakit Akışı + Yatırım Faaliyetleri Nakit Akışı + Finansman Faaliyetleri Nakit Akışı Önem: • Pozitif Değişim: Şirketin nakit varlıkları artmıştır, likidite güçlenir. • Negatif Değişim: Nakit varlıklar azalmıştır, likidite zayıflayabilir. Bu değişim, şirketin finansal sağlığını ve nakit yönetimindeki başarısını gösterir.
i Şirketin faaliyetlerinden elde ettiği nakitten sermaye harcamaları (CAPEX) çıkarıldıktan sonra kalan ve serbestçe kullanılabilir olan nakit miktarının yıllık bazda hesaplanmasıdır. Formül: Serbest Nakit Akışı = İşletme Faaliyetlerinden Nakit Akışı – Sermaye Harcamaları (CAPEX) Yıllıklandırılmış FCF = (Dönemsel FCF) × 12 / Hesaplanan Ay Sayısı Önemi: • Pozitif FCF: Şirket, borç ödemeleri, temettüler veya yeni yatırımlar için yeterli nakde sahiptir. • Negatif FCF: Şirketin nakit yaratma kapasitesi yetersiz olabilir veya yüksek yatırım harcamaları yapıyordur. Yıllıklandırılmış FCF, şirketin uzun vadeli sürdürülebilirliğini ve finansal sağlığını değerlendirmek için önemli bir metriktir.
i Bir çeyrek dönemde (3 ay) şirketin faaliyetlerinden elde ettiği nakitten sermaye harcamaları (CAPEX) çıkarıldıktan sonra kalan serbest nakit miktarını ifade eder. Formül: Çeyreklik FCF = İşletme Faaliyetlerinden Nakit Akışı – Sermaye Harcamaları (CAPEX) Önemi: • Pozitif Çeyreklik FCF: Şirketin operasyonlarından elde ettiği nakit, yatırımları finanse etmeye yetiyor. • Negatif Çeyreklik FCF: Şirket, yatırımlarını finanse etmek için başka kaynaklara ihtiyaç duyabilir. Çeyreklik FCF, kısa vadeli nakit yönetim performansını ölçmek ve şirketin nakit yaratma kapasitesini değerlendirmek için kullanılır.

Faaliyet Etkinlik Oranları

i Aktif Devir Hızı, bir işletmenin toplam varlıklarını ne kadar verimli kullandığını gösteren bir finansal performans ölçütüdür. Başka bir deyişle, işletmenin sahip olduğu varlıklarla ne kadar gelir elde ettiğini ifade eder. Formül: Aktif Devir Hızı=Net Satışlar/Toplam Aktifler 1’in altındaki değerler genellikle işletmenin varlıklarını yeterince verimli kullanamadığını gösterir. 3 ve üzeri değerler, genellikle varlıkların çok verimli kullanıldığını gösterir.
i Şirketin alacaklarını ne kadar hızlı tahsil ettiğini gösteren bir orandır. Formül: Alacak Devir Hızı = Net Satışlar / Ortalama Ticari Alacaklar • Yüksek Oran: Alacakların hızlı tahsil edildiğini gösterir. • Düşük Oran: Tahsilat sürecinin yavaş olduğunu işaret eder. Likiditeyi ve nakit akışını değerlendirmek için kullanılır.
i Şirketin ticari borçlarını ne kadar hızlı ödediğini gösteren bir orandır. Formül: Borç Devir Hızı = Satılan Malın Maliyeti (COGS) / Ortalama Ticari Borçlar • Yüksek Oran: Şirketin borçlarını hızlı ödediğini gösterir. • Düşük Oran: Borç ödemelerinin yavaş olduğunu işaret eder. Bu oran, şirketin ödeme alışkanlıklarını ve finansal sağlığını değerlendirmek için kullanılır.
i Şirketin stoklarını belirli bir dönemde kaç kez sattığını gösteren bir orandır. Formül: Stok Devir Hızı = Satılan Malın Maliyeti (COGS) / Ortalama Stok • Yüksek Oran: Stokların hızlı satıldığını ve etkin bir stok yönetimi olduğunu gösterir. • Düşük Oran: Stokların elde fazla tutulduğunu veya satışların yavaş olduğunu işaret eder. Bu oran, şirketin operasyonel verimliliğini ve stok yönetimini ölçmek için kullanılır.
i Şirketin özkaynaklarını kullanarak ne kadar gelir (satış) elde ettiğini gösteren bir orandır. Formül: Özkaynak Devir Hızı = Net Satışlar / Ortalama Özkaynak • Yüksek Oran: Şirketin özkaynaklarını verimli kullandığını gösterir. • Düşük Oran: Özkaynakların yeterince etkin kullanılmadığını işaret eder. Bu oran, şirketin kârlılık ve sermaye verimliliğini değerlendirmek için kullanılır.

Herhangi bir soru/sorunda, yandaki buton aracılığıyla bize ulaşmaya çekinmeyin

Biz Kimiz

Finansyum.com, bireysel ve kurumsal yatırımcılar için borsa, yatırım fonları ve finansal piyasalara dair güvenilir, güncel ve bilgilendirici içerikler sunan bir platformdur. Hedefimiz, kullanıcılarımıza finansal okuryazarlık kazandırmak, doğru yatırım kararları alabilmeleri için rehberlik etmek ve sürdürülebilir bir finansal gelecek inşa etmelerine yardımcı olmaktır.

İletişimde Kalalım

YASAL UYARI:

Bu sitede yer alan bilgi, yorum ve tavsiyeleri yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırım danışmanlığı hizmeti; aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır. Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır. Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabilir. Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir. Gerek site üzerindeki, gerekse site için kullanılan kaynaklardaki hata ve eksikliklerden ve sitedeki bilgilerin kullanılması sonucunda yatırımcıların uğrayabilecekleri doğrudan ve/veya dolaylı zararlardan, kar yoksunluğundan, manevi zararlardan ve üçüncü kişilerin uğrayabileceği zararlardan dolayı finansyum.com sitesinin yöneticileri hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.